“Kalp, kendi ne zaman isterse o zaman iyileşir…”
Merhabalar sevgili Meyus okuru,
Bugün karşınıza hafiften mistik şeylerinde işlendiği insan ilişkilerinin anlatıldığı bir kitaptan bahsedeceğim. İnsan ilişkileri dediysem psikolojik ya da sosyolojik bir şey beklemeyin.
Hikayemiz hoş bir sahil kasabasından otel satın alıp oraya yerleşen şehirli kızımız başlıyor. Olay örgüsü de bu şehirli kızımız ve iki müşterisinin geçmişte aldıkları yaraları ve bu yaraların tamamıyla geçmese de sadece iz olarak kalmasını anlatıyor.
Böyle yazınca sanki üçü de birbiriyle bağlantılı görünmüş olabilir sevgili okur ama değil. Üç baş karakterimiz var ve onları buraya getiren üç farklı sebep.
“Bir gün yeniden mutluluk hissini yaşayacağımı tahmin edebiliyorum. Cildimin fazladan bir katmanı gibi taşıdığım bu acı zaman içinde, yavaş yavaş azalıp kaybolacak…”
İlk karakterimiz otelin sahibi olan şehir yaşamını terk eden Jo Marie Rose, eşinin ölümü ardından kendine sıfırdan bir yol çizmesini ve bu yolda hayatına giren insanları anlatmaktadır.
İkinci karakterimiz otelin bayan müşterisi Abby, abisinin düğünü için gelen Abby bu kasabada büyümüştür ve asla geri dönmek istememektedir. Buna mecbur kaldığı için en kısa sürede geri dönmek için saniyeleri saymaktadır ancak hiç işler beklediği gitmez. Abby geçmişin gölgeleriyle tekrar yüzleşmek zorunda kalır.
Üçüncü ve son karakterimiz Josh üvey babasının her an ölme olasılığından dolayı kasabaya dönmek zorunda kalmıştır. Onunda kasabadan ayrılışı iyi olmamıştır. Şimdi ise ondan nefret eden üvey babasıyla ilgilenmek ve onun tüm iğneleyici sözlerini duyması gerekmektedir.
” Ondan o kadar uzun süre nefret ettim ki… Ancak sevgi ve nefretin birbirine ne kadar yakın olabileceğini fark etmedim.”
Birbirini neredeyse hiç görmeyen bu üç kişiyi birbirine bağlayan tek şey oteldir. Daha önce bahsettiğim gibi bazı noktalarda mistik birkaç öge kullanmış yazarımız. Bence kullanmasa da olurdu. Hatta daha güzel olabilirdi belki. Belki de benim çok hoşuma gitmeyen kimler bazı okuyucuları kitaba bağlayan kilit noktalardır.
Genel anlamda yalın anlatımıyla hoş bir kitap olan Gül Limanı Oteli benim okudum ilk Debbie Macomber romanı ve ben çok sevemedim. Genelde bu tarz kitapları gün sonunda rahatlamak için okumayı severim ama bu kitap hiç bir şekilde beni içine çekemedi.
Belki de serinin ilk kitabı olduğu içindir. Bu konuda pek emin olmasam da ilgilenen olursa seri sekiz kitaptan oluşmaktadır. Ülkemizde sadece üç tanesi çıktı diye biliyorum.
Kitap ile ilgili düşüncelerinizi yorum kısmında bizimle paylaşmayı unutmayın. Kendinize iyi bakın…
XOXO
Serinin Türkiye’de çıkan diğer kitapları,
- Gül Limanı Oteli Çiçekler İçinde
- Aşk Mektupları
Adı:Gül Limanı Oteli
Yazar:Debbie Macomber, Filiz Karaman (Çevirmen)
Alt başlık:Rose Harbor Serisi 1
Baskı tarihi:Ağustos 2012
Sayfa sayısı:380
Format:Karton kapak
ISBN:9789944825788
Kitabın türü:Aşk, Roman
Orijinal adı:The Inn at Rose Harbor
Dil:Türkçe
Ülke:Türkiye
Yayınevi:Epsilon Yayınları
MEYUS OKUR 