Abdülmecid 23 Nisan 1823’te doğmuştur. II. Mahmut’un oğludur. 31. Osmanlı padişahıdır. Avrupalı prensler gibi terbiye edilmiştir. İnce yapılı idi. Hüznü anımsatan bir çehresi vardı. Yumuşak tabiatlı, merhametli idi. Kandan tiksinirdi…

HERKES BİRAZ MEYUSTUR HAYATTA
Abdülmecid 23 Nisan 1823’te doğmuştur. II. Mahmut’un oğludur. 31. Osmanlı padişahıdır. Avrupalı prensler gibi terbiye edilmiştir. İnce yapılı idi. Hüznü anımsatan bir çehresi vardı. Yumuşak tabiatlı, merhametli idi. Kandan tiksinirdi…


Daha sonra Mülklerin Maliki Allah, yeryüzünü bir çeşit surete de komak için İskender-i Zülkarneyn’i yarattı.
“aynı kar Çanakkale’de de yağıyordu. O korkunç çarpışmaların sürdüğü tepeleri, vadileri örtmüş, yüzbinlerce mezarı, siperleri gözlerden silmişti.”


“Kendim olabilmek için ne çok kişi oldum bir bilsen…”
“…ama şimdi görüyorum ki tarihi yazmanın iki ayrı yolu var: Birincisi insanları erdeme yöneltmek, ikincisiyse hakikati görmelerini sağlamak.”

“Vur şanlı silahınla, gönül mülkü düzelsin, Sen öldürüyorken de vururken de güzelsin.”
…

“Osmanlılar ne Birleşik Haçlılardan çekinirler, ne de yeni bir Aksak Temür Beğ’in çıkmasından telâşa kapılırlardı. Fakat bir Osmanlı Şehzadesinin meydana atılmasından büyük huzursuzluk duyarlardı. Osmanlı ancak Osmanlı’dan korkardı.“


“Sahip olduğu her şeyin ve sevdiği kadının kıymetini onları yitirene dek bilmeyen birinin öyküsüydü bu.”

“Bu kadın tıpkı onun umduğu gibi, hatta umduğundan da öte bir yaratıktı; inatçıydı, tatlıydı, şehvetliydi, küstahtı ve zekiydi… Heyecan verici bütün zıtlıkları içinde barındıran bir hazineydi. Clayton’ın hazinesiydi!”

“Beni dinleyin,” dedi Osman Bey. “Beni dinleyin yoldaşlarım! Beni iyi dinleyin kardeşlerim!”