anlatı, M, mevlana celaleddin rumi, P, panama yayınlar, Tarihi

Mevlana Celaleddin Rumi: Mesnevi

“Bahtı yaver ve talihli olan kişi bilir ki akıl ve zekâ taslamak şeytandandır, aşk; Âdem’den… Aşk ileri gidenler için bir gemiye benzer.”

“Her ayrılığın aslı, buluşmadır.”

Güzel günler dilerim Sevgili Meyus Okur

Yaklaşık olarak altı aylık bir süreçte bitirmeye muvaffak olabildiğim Mesnevi hakkında söyleyecek çok şey olsa da bunlar zihnimin içinde o kadar karışık haldeler ki nasıl toparlayacağımı bilemiyorum. O yüzden başlangıç olarak Mevlana’nın kendisinden biraz bahsetmekte fayda var sanırım.

Mevlana 1207 yılında bugünkü Afganistan sınırları içinde kalan Belh şehrinde doğmuştur. Babası Bahaeddin Veled, Moğol istilası sebebiyle Belh’ten uzaklaşmış ve uzun bir yolculuktan sonra Anadolu’ya gelmiştir. Karaman’a yerleşen Bahaeddin Veled, Selçuklu hükümdarı Alaeddin Keykubad’ın davetiyle Konya’ya gelmiş burada iki sene müderrislik yaptıktan sonra vefat etmiştir. Vefatıyla birlikte Konya’da ki medreseye Mevlana geçmiştir. Aslen ‘Mevlana’ bir unvandır. Onu yüceltmek için söylenmiştir. ‘Efendimiz’ manasına gelir.

Onun Şems Tebrizi ile karşılaşması hayatının dönüm noktasıdır. Burada sufi yolculuğunun en üst tabakasına ulaşan ikili hakkında çok sayıda kaynak ve bilgi kirliliği olsa da Şems Tebrizi’nin erken vefatıyla kendi kabuğuna çekilen Mevlana uzunca bir müddet halk içine karışmamış daha sonra ona Hüsamettin Çelebi ve Selahaddin Zerkubi eşlik etmeye çalışmışlardır. Nihayetinde 1273 yılında emri hak vuku bulmuş ve Mevlana da gerçek yurduna kavuşmuştur. O ölümü bir ayrılık değil bir kavuşma olarak gördüğü için ölüm gününe “Şeb-i Arus” yani ‘düğün günü’ denmesini istemiştir.

Yorum bırakın